Rock’n’roll ile ilgili dinlediğin herşeyi unut! Çünkü, Jimi sahnede… Dünyanın en ünlü rock müzisyeni Jimi Hendrix, sahneye çıktığı andan itibaren izleyicinin tüm dikkatini üzerine çekerek, rock ve blues müziği hakkında ne biliyorlarsa performansı ile kafalarına soru işaretleri bırakıyor. Sadece dinleyenler değil, onunla birlikte çalanlar da aynı şaşkınlık ve merak içinde oluyorlardı. Jimi sahnede devleşiyor, yanında çalan müzisyenlerin de işi zorlaşıyordu. O, müziğe “Sıfırdan” başladı… Kuşkusuz , Jimi Hendrix’in hayat hikayesini de ondan iyi anlatan olamazdı. “Sıfırdan Başlamak, Benim Hikayem” adlı biyografisi, Domingo yayınları tarafından Türkçeye kazandırıldı. Hayatını kitaplaştırmak da yine onun fikri oldu. Kitap, onun tarafından derlenirken, en son hali, kitabın orijinali ise “Starting At Zero – His Own Story” başlığı ile geçtiğimiz yıl yayınlandı. Müzik ve film yapımcısı Alan Douglas, Henrix’in en iyi dostuydu. Douglas, belgesel ve film yapımcısı Peter Neal ile birlikte Jim Hendrix’in cümlelerini bir araya toplayarak bu kitabı yayına hazırladı.
“Jimi sahne ışıklarının üstünde olduğu dört yıl boyunca sürekli söyleşi verdiği için bol malzeme mevcuttu. Ayrıca Jimi’nin yazma takıntısı vardı; otel kırtasiyesi, küçük kağıt parçaları, sigara paketi, peçete – elinin altında ne varsa alıp üstüne yazardı… “Sıfırdan Başlamak”, eldeki malzemelerin bir anlatı düzeni oluşturacak biçimde yeniden düzenlenmesiyle oluştu. Bir film yapımcısı olarak ise belgesel bir filmi kurguluyormuş gibi yaklaşmak bana doğal geldi. Jimi’nin konuşma kalıbının ahengi ve anlatım tarzının görsel zenginliği bu yaklaşımı daha da güzelleştirdi.”
Müzik, sabır işi. Bu işte yeteneğin varsa ve gerçekten vazgeçemiyorsan, müziksiz yapamıyorsan başarılı oluyorsun… Dünyadaki bir çok ünlü müzisyenin biyografisinde, dramatik yaşamlarına şahit oluruz. Ve müzik tutkuları yaşam mücadelesinin önüne geçer, sonra dünya çapındaki kariyerlerine alkış tutarız.
Jimi Hendrix, çocuk yaşlarından itibaren müziğe çok ilgilidir. Dört yaşında önceağız mızıkası, daha sonra yaylı çalgı denemeleri ve sonrasında da piyano başına oturur. Ancak hiçbirinden istediği keyfi alamaz. Çünkü derdi, yanında taşıyabileceği bir enstrümana sahip olmaktır. On dört yaşlarındayken, babasının arkadaşının gitarını eline alır ve bir daha da bırakmak istemez. Başlarda çok zorlanır. İki, üç çalabilir duruma gelir, ancak sahneye çıktığında heyecandan eli ayağı birbirine dolanır. Başka grupları dinlediğinde ise morali çok bozulur…
“Çoğu insan bu noktada pes eder, fakat etmemek daha iyidir. Sebat et, sebat et Bazen o kadar sinirleneceksin ki gitardan nefret edeceksin, fakat bütün bunla öğrenmenin bir parçasıdır. Sebat edersen ödülünü alırsın. İnat edersen başarırsın”… Müzik eğitimi yoktu, ama zekası, sebat ve inadı ile Jimi, bambaşka kulvarlarda sahne almaya başladı…
Hep merak etti… Sıradan olmayı reddetti. Çok fazla bilimkurgu okudu. Büyüdüğünde de değişmedi, masalları hep ilgiyle dinledi. Sıradan şeyleri, tertipli düzgün insanları sevmedi, sıkıcı buldu. Gardırobunu uyumlu renklerle değil, uyumsuz renklerle doldurdu. Pejmude olmayı çok sevdi. Çok konuşmayı sevmez, gitarı ile ön planda olmak ister, sözü hep gitarına bırakırdı. Amerika’da olmaktan sıkıldı, İngilizleri tercih etti. Sonuç olarak o şekilde değil, müziğinin insanlar üzerinde bıraktığı etkiye önem verdi.
“Müziğim onlara kendilerini özgür hissettiriyorsa, bu en iyisi. Yeter ki pasif olmasınlar.”
Jimi Hendrix’in, akıcı uslupla yazılan, “Sıfırdan Başlamak, Benim Hikayem” i okumak sadece müzik, hatta rock müziğe ilgi duyanlara, ya da Hendrix hayranlarına hitap edilmiş bir kitap değil. Müzisyenin hayat felsefesi, biyografisini okumayı da bir o kadar keyifli kılıyor. Dünya çapında ün yapmış müzisyenlerin, hayatlarına dair metin ya da biyografi kitaplarından bir sürü keyifli başlıklar çıkartmak mümkündür. Jimi Hendrix’in bu kitabı da, not alıp zaman zaman bakmak için ideal. İnsanoğlu’nun içinde ne kadar bastırsa da, isyankar bir taraf vardır işte bunu doğru kullanmak bakın nelere kadir olur…